Gebelik döneminde omega 3 tüketimi doktor takibi ile uygun bir şekilde yapıldığında hem anne adayı hem de bebek sağlığı için pozitif bir etkiye sahiptir. Özellikle günümüzde 35 yaş üstü dönemde gebelik yaşayan kadınların sayısı oldukça artmış durumdadır ve bu yaş üstü gebelikler genel olarak tehlikeli gebelikler olarak görülmektedir. 35 yaş üstü gebeliklerde anemi, diyabet ve yüksek tansiyon gibi problemler görülebilmekle birlikte erken doğum, bebekte zekâ geriliği ve düşük gibi riskleri de beraberinde getirmektedir. Bu nedenle hamilelik sürecinde alınan vitamin ve mineral takviyeleri anne adayları için daha fazla önem taşımaktadır. Yapılan bazı araştırmalarda ise hamilelikte omega 3 kullanımının hamilelik sonrasında da devam edilmesiyle birlikte çocuklarda koordinasyon ve zekâ fonksiyonlarını olumlu olarak etkilediği belirtilmekte ve hem bebek hem de anne sağlığı için de omega 3 kullanımının önemli olduğu ifade edilmektedir.
Omega 3 Nedir?
Omega 3 yağ asitleri vücutta üretilemeyen ve bu nedenle beslenme ile alınması gereken çoklu doğmamış yağ asitleri ailesidir. Bu ailede birçok yağ asidi çeşidi bulunmakla birlikte bunların en bilinenleri EPA, DHA ve ALA’dır.
- EPA: Bu omega 3 çeşidi sinyal moleküllerinin oluşumu için kullandıldığından dolayı yangı, iltihaplanma gibi durumların azalmasında etkili olabilmektedir. Buna ek olarak depresyon başta olmak üzere mental durumları da olumlu olarak etkilediği bilinmektedir. Balık, balık yağları ve deniz ürünlerinde bulunur.
- DHA: Hücrelerin yapısında bileşen olarak rol alan bu omega 3 çeşidi özellikle beyinde ve gözlerde bulunan sinir hücrelerinde aktif hizmet vermekte dolayısıyla sinir sisteminin gelişimi üzerinde etkili olabilmektedir. Balık, deniz ürünleri, balık yağları ve alglerde bulunur.
- ALA: Diğer çeşitlerin aksine bitkisel besinlerde bulunmaktadır. İnsan vücudunda çok aktif bir rol oynayamamakta ve aktifleşebilmesi için EPA veya DHA yağ asidine dönüştürülmesi gerekmektedir ki bu nadiren yapılabilmekte ve verimsiz olmaktadır. Bu nedenle omega 3 kaynağı olarak çok yararlı olmamakla birlikte besin yoluyla alınmış olan bu yağ asidi enerji sağlamak için kullanılır.
Omega 3 Neden Önemli?
Omega 3 kullanımının önemi hamilelik dönemi ve doğum sonrası emzirme döneminde daha da artmaktadır. Prostaglinder hormonuna benzer hormon/salgı/maddelerin üretiminde aktif rol oynayan omega 3’ler dolayısıyla kan basıncı, pıhtılaşması, böbreklerin çalışması ve birçok farklı hormon üretilmesi gibi sağlıklı fizyoloji sağlayabilmek için gerekli sistem düzenlemelerinde de rol oynamaktadırlar. Bu nedenle özellikle hamilelik döneminde kadınların vücutlarında yaşadığı birçok değişime ve vücut fonksiyonlarının düzenli olarak devam ettirilerek hem bebek hem de anne adayı için sağlıklı bir dönem oluşturulmasında da aktif rol almaktadırlar. Bu sebepler ve sağladığı daha birçok fayda ile hamilelikte omega 3 kullanımı önemli ve gerekli hale gelmektedir.
Omega 3’ün Faydaları
Omega 3 kullanımının sağladığı yararlar hamilelik döneminden itibaren başlamakta ve bebeğin büyüme ve gelişme sürecinde de devam etmektedir. Yapılan araştırmalarda belirtilenlere göre omega 3 bebeklerde nörolojik gelişimi olumlu şekilde etkilemekte ve göz gelişimi içinde gerekli görülmektedir. Bebeğe sağladığı yararlı besin içeriğiyle de bebeklerde bağışıklık sistemini güçlendirmeye destek olmaktadır. Bebek için sağladığı yararların yanı sıra hamilelik döneminde de pozitif etkiler oluşturmaktadır. Anne adaylarının gebeliğe bağlı yaşadığı yüksek tansiyonu ve hamilelik zehirlenmesi gibi riskleri azaltırken kadınların hamilelik ve doğum sonrası dönemlerinde sıklıkla yaşadıkları ruh hali değişiklikleri ve buna bağlı olarak yaşanabilen “lohusa depresyonu” gibi durumlara karşı da koruma sağlamaktadır. Bunlara ek olarak gerekli miktarda omega 3 tüketiminin özellikle erken doğum ve düşük risklerini de azalttığı vurgulanmaktadır.
Omega 3 İçeren Besinler
Omega 3 açısından zengin olan besinler bitkisel ve hayvansal kaynaklı olmak üzere ayrılmaktadır. Sağlıklı diyet uygulamalarında hem bitkisel hem de hayvansal olarak omega 3 tüketimi yapılabilmektedir ancak son dönemlerde uygulanan batı tarzı beslenme düzeni ile alınması gereken omega 3 miktarına yaklaşmak bile mümkün olmamaktadır. Çünkü batı tarzı diyetler protein, sağlıklı yağ ve lifli gıda yönünden zengin olmamakla birlikte kızarmış gıdalar, tuz ve yağ bakımından oldukça zengin bir diyet türüdür. Bitkisel kaynaklar olarak omega 3 barındıran besinler susam, keten tohumu, ceviz, fındık soya ve yeşil yapraklı sebzeler olarak bilinmektedir. Hayvansal kaynaklar ise özellikle soğuk sularda yaşayan yağlı balıklar (uskumru, somon, ton, sardalya) ve göl alabalıkları olarak bilinmektedir. Bu nedenle özellikle omega 3’ün en zengin kaynağı olarak bilinen balık tüketimine önem verilmektedir. Fakat birçok insan özellikle hamilelik döneminde balıklarda bulunabilen toksik maddeler nedeni ile bitkisel kaynaklı omega 3’lere yönelmektedir. Ancak bitkisel kaynaklı omega 3’ler bu yağ ailesinin ALA olarak bilinen çeşidine girmektedirler ve bu çeşit insan vücudunda omega 3 bakımından istenilen verimi verememektedir. Bu nedenle özellikle gebelik dönemlerinde bitkisel kaynaklı omega 3’lerden ziyade hayvansal kaynaklı omega 3’lere ağırlık verilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
- Dip Balıkları Hamilelikte Tüketilmemeli
Omega 3’ün en değerli kaynağının balık eti olduğu bilinmektedir. Zengin omega 3 içeriğinin yanı sıra protein, vitamin ve mineraller bakımından da balık oldukça zengin ve yararlı bir besin kaynağıdır. Bu nedenle hamilelik döneminde balık tüketiminin arttırılması gerekmektedir. Ancak günden güne artan deniz kirliliği özellikle bebekleri için sağlıklı bir ortam yaratmaya çalışan anne adaylarında balık tüketimi konusunda endişelere sebep olmaktadır. Denizde bulunan ağır metallerden balıklarında etkilenmesi dolayısıyla bazı balıkların tüketiminden uzak durulması gerekmektedir. Balık etindeki birikim balığın beslendiği deniz seviyesi ve yaşama ömrüne göre farklılık göstermekte olduğundan dolayı yaşam ömrü uzun olan ve dip balığı olarak bilinen balıklar özellikle gebelik dönemindeki kadınlara önerilmez.
Omega 3 Nasıl Kullanılır?
Omega 3 içerikli besinlerin tüketiminin hamilelik döneminde olan kadınlar ve anne karnındaki bebekler için ne kadar önemli olduğu vurgulansa da bazı gebeliklerde anne adayları bazı besinlere karşı negatif tutum geliştirebilmektedirler. Bu hoşlanılmayan besinlerin arasına koku ve tat dolayısıyla genelde omega 3’ün en zengin kaynağı olan balık da girebilmektedir. Bu tutum oluşmamış olsa bile hamilelik döneminde uygulanan beslenmelerde deniz ürünleri tüketimi genelde yüksek oranda olmamaktadır. Bu gibi durumlarda ise gebelik dönemindeki kadınlar takviye gıda olarak balık yağı hapları/omega 3 kapsülleri kullanabilmektedirler. Ancak burada kullanılan tablet/kapsüllerin seçimi büyük bir önem taşımaktadır çünkü kullanılan kapsül hamilelik için uygun olmalıdır. Kullanılacak tabletlerin içeriği yüksek oranda A vitamini içirmemeli dolayısıyla da balık karaciğerinden üretilmiş olan tabletler tüketilmemelidir. Bunun yerine balık gövdesi kullanılarak yapılan omega 3 kapsülleri kullanılmalıdır. Maksimum fayda sağlanabilmesi için hayvansal omega 3 miktarı fazla olan ve en az 300 mg DHA içeren kapsüller seçilmesi gerektiği gibi içeriğinde omega 6 bulunmayan takviyeler tercih edilmelidir. Doğru kapsül seçilmemesi durumunda bebeğin zarar görme riski olduğundan dolayı omega 3 kullanılmadan önce mutlaka doktora danışılmalı ve doktor onayı ile kullanımına başlanmalıdır.
Emzirme Döneminde Omega 3
Emzirme döneminde omega 3 kullanımının devam etmesi anne sütünde zaten bulunan DHA miktarının artışını sağlamaktadır. Bu dönemde devam eden omega 3 takviyesi de bebeğin ağırlığı gibi vücut gelişimi üzerinde etkili olmaktadır. Ayrıca emzirme dönemindeki kadınlar omega 3 tüketimi ile enerji artışı sağlayabilmektedirler. Yine hamilelikte omega 3 kullanımı ve emzirirken omega 3 kullanımı bebeklerde alerjik reaksiyonların görülme riskini azaltmaktadır. Bütün yararları göz önüne alındığında omega 3 kullanımı hekim kontrolü ve doğru kapsül seçimi ile hem gebelik hem de emzirme dönemlerinde oldukça yararlıdır ve kullanımı önerilmektedir.